Benı̇m Kampüs Hı̇kayem | Nadya
Benı̇m Kampüs Hı̇kayem | Nadya
Anadolu Üniversitesi’nde Öğrenci Olmak: Kampüs Yaşamından Kültürel Deneyimlere
Türkiye’ye gelmeden önce Eskişehir hakkında araştırma yaparken sık sık “öğrenci kenti” tanımına rastlıyordum. Anadolu Üniversitesi’ni ve kampüs yaşamını deneyimledikten sonra bu ifadenin ne kadar doğru olduğunu gördüm. Hem akademik hem de sosyal açıdan bana çok şey katan bu üniversite, adeta ikinci yuvam oldu.
Spor ve Sosyal Hayat
Anadolu Üniversitesi kampüsünde öğrencilerin sosyal yaşamını renklendiren pek çok olanak mevcut. Spor salonları, tenis kortları ve çeşitli etkinlik alanları sayesinde derslerin dışında aktif bir yaşam sürmek mümkün. Arkadaşlarımla birlikte sık sık spor yapıyor, öğrenci kulüplerinin düzenlediği etkinliklere katılıyoruz. Bu ortam sadece eğlenceli değil, aynı zamanda yeni dostluklar kurmamıza da katkı sağlıyor.
Türkçe Öğrenme Serüveni
Ben Endonezya’dan geldim ve İletişim Tasarımı ve Yönetimi bölümünde okuyorum. İlk geldiğimde Türkçe öğrenmek benim için büyük bir zorluktu. Kendi dilime pek benzemediği için sık sık hata yapıyordum. Fakat derslerde yaptığımız sunumlar, sınıf içi etkinlikler ve arkadaşlarımla pratik yaparak kendimi geliştirdim. Bugün artık derslerime rahatlıkla Türkçe devam edebiliyor ve bu sürecin bana özgüven kattığını hissediyorum.
Kampüs ve Yemek Kültürü
Kampüs yaşamı gerçekten çok renkli. Günümün büyük bir kısmını burada geçiriyorum; derslerden spora, arkadaş buluşmalarından etkinliklere kadar zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorum. Yemekhanede farklı seçenekler sunuluyor ve fiyatlar öğrencilere uygun. İlk zamanlar yoğurtlu yemeklere alışmakta zorlanmıştım ama şimdi en sevdiğim lezzetlerden biri oldu. İskender, köfte ve yaprak sarma ise Türk mutfağında mutlaka denemeniz gereken tatlar arasında.
Kültürlerarası Etkinlikler
Her yıl düzenlenen Uluslararası Kültür Günü, Anadolu Üniversitesi’nin çok kültürlü yapısını en güzel şekilde yansıtıyor. Geçen yıl Endonezya mutfağını, danslarını ve geleneksel
kıyafetlerini tanıtmıştık. Bu yıl da aynı heyecanla hazırlıklara devam ediyoruz. Böyle etkinlikler sayesinde sadece kendi kültürümüzü tanıtmakla kalmıyor, aynı zamanda farklı ülkelerden gelen arkadaşlarımızın kültürlerini de öğreniyoruz.
İkinci Bir Yuva
Ülkemden binlerce kilometre uzakta olmama rağmen burada kendimi hiç yalnız hissetmiyorum. Anadolu Üniversitesi bana sadece kaliteli bir eğitim değil, aynı zamanda farklı kültürlerle tanışma ve yeni bir yaşam tarzı deneyimleme imkânı sundu. Bugün geriye dönüp baktığımda bu üniversiteyi seçtiğim için çok mutlu olduğumu söyleyebilirim.
Diğer içeriklere de göz atın!

Kampüste Yaşam

Kampüsü Keşfet - Türkçe Öğretı̇mı̇ Uygulama Ve Araştırma Merkezi

Genç Sesler ve Senfoninin Büyüsü: Unutulmaz Bir Anadolu Konseri

